Aşırı fedakârlık, değiştirme gayretinin tam tersidir. Bu tür insanlar kendi istek ve arzularının dışında, başkalarının onlardan beklediği şekilde davranmaya çalışırlar.
Bu insanlar genelde çevreye uyumlu ve hatta iyi insan imajı verirler. Kendileri dışında herkesle barışıktırlar. Çoğunlukla patladıklarında da yıkıcı ve sert olabilirler.
Bazı eşler birbirlerine, çocuklarına ya da arkadaşlarına aşırı fedakârlık yapmaktadırlar ve sonuçta sonu bitmek bilmeyen şikâyetler ve senin için saçımı süpürge ettim, güzelliğim gençliğim gitti, saçlarım döküldü şeklinde sızlanmalar su yüzüne çıkmaktadır. Doğrusu, ölçülü olmak ve bir gün başımıza kakılacak ya da başlarına kakacağımız davranışlardan kaçınmaktır; dengeyi bulmaktır.
Her fedakârlığın altında bir kâr yatar! İsterseniz kelimenin köküne bakalım:
Feda-kâr!
“……meli ……cek …….cak”lı Konuşmak
Yanlış arkadaşlarımızdan birisi de ...meli, …..malı, ……cek, ……cak’lı konuşmaktır. ...meli, ……malı yaşamak çoğunlukla dertsiz başımıza dert almaktır. Dünyayı kendimize uydurmaktan ve kendi yeteneklerimizi gölgelemekten başka bir şeye hizmet etmez. Olayları olduğu gibi görebilmek, olayları istediğimiz gibi görebilmekten daha gerçekçi ve olgunca bir davranıştır.
Aşağıdaki konuşma örneklerini bunlara örnek olarak verilebiliriz.
İnsanlar içinde bulundukları duruma göre en iyi seçeneği yansıtırlar.