Tahsil edilemeyen alacaklar, yetine getirilmeyen taahhütler ve bozulan iş anlaşmaları yüzünden dünya yatırımcılarının zararı milyarları bulabiliyor. Fakat bir kesim var ki, bu tip jeopolitik sorunlardan kazanç sağlıyor. Onlar, tahkim avukatları.ABD’de en az on küsur hukuk şirketi sayısız uluslararası anlaşmazlığın oluşturduğu pastadan pay kapmak için sırada bekliyor.
White & Case, Shearman & Sterling ve King & Spalding gibi büyük firmalar karmaşık uluslarası sorunların çoğalmasından kazanç sağlıyor. American Lawyer dergisine göre, uluslararası tahkim mahkemelerinde bekleyen 120 kadar dava var ki, her biri en az 1 milyar dolar değerinde.
Davaların çoğu özel şirketlerin veya ticari çıkarların yabancı hükümet ya da onların kontrolündeki kuruluşlara karşı şikayetlerinden kaynaklanıyor ve uluslararası ya da iki taraflı yatırımların korunmasını içeren hükümlere dayanıyor.
Dudak uçuklatan davalardan biri 2,2 milyar dolarlık bir tazminatla çözümlendi bile. Bu dava Dow Chemical şirketinin plastik sektöründeki ortak bir girişimle ilgili olarak Kuveyt Petrokimya Endüstrileri’ne karşı talebine dayanıyordu. Kuveytlilerin girişimi iptal etmelerinin ardından şirketi Atlanta merkezli King & Spalding ile New York merkezli Shearman & Sterling temsil etti.
Venezüella’daki bir başka davada King & Spalding, Houston merkezli doğalgaz sıkıştırma hizmeti sağlayıcısı Universal Compression’u da temsil etti ve tahkimde, Venezüella’daki faaliyetlerinin kamulaştırılmasından kaynaklanan 442 milyon dolarlık bir tazminat kazandırdı.
King & Spalding’den Edward G. Kehoe, on yıl önce ticari anlaşmazlıklardan kaynaklanan potansiyelin farkına vardıklarını belirtiyor.
Kehoe, Chevron Corporation’la Ekvador devleti arasındaki hukuki ihtilafın tahkimini üstlenen şirketi için, “Yükselen bir sektöre girmek istedik” diyor. (Chevron 2001’de Texaco’yu satın aldı ve Texaco’nun Amazon yağmur ormanlarında büyük çevre tahribatına yol açmakla suçlandığı bir davayı yüklendi. 2011’de Chevron 9 milyar dolar tazminat ödemeye mahkûm edildi.)
BM Ticaret ve Kalkınma Konferansı’na göre geçen yıl itibariyle 95 ülkeye karşı açılmış en az 518, özel yatırımcılar arasında da bilinen 100 dava sürüyordu.
Kamuoyuna yansıyan ihtilafların çoğunu şirketler kazanıyor; tahkim kararlarının üçte ikisi onların lehinde sonuçlanıyor.
Ancak bazı ülkeler yalnızca yüklü tutarları ilgilendirdiğinden değil, ulusal karar alma süreçlerini de etkilediğinden dolayı artık tahkim davalarını daha ciddiye alıyor. Örneğin Uruguay’la Philip Morris International, tütün kullanımının kısıtlanmasıyla ilgili olarak çekişiyor ve sigara şirketi, ülkenin bir anlaşmayı ihlal ettiğini savunuyor.
Anlaşmazlıkların çözümünde uluslararası platformları destekleyenler, dar çıkarları gözetebilen yerel mahkemelerden bu yolla uzak durulduğunu aktarıyor.
Arabulucu ve hakem Edna Sussman’a göre, “uluslararası ticaret arttıkça tahkim yolu da büyüyecektir."
ELIZABETH OLSON