Bilinçaltı Zihninizin Gücünü Tanımak

“Geçmişte, bugünkü yaşamınızı kuvvetli bir şekilde etkileyecek hangi kararları verdiniz veya vermediniz?”
“Mustafa Kılınç”

Yaşam yolculuğu, bir yaratıcı problem çözme alıştırmasıdır. Aklımız öncelikle hayatta kalmak ile ilgili problemlerin çözümüne odaklanmıştır. Bizi yiyeceğe, eve, üretken olanaklara götürür.

Temel ihtiyaçlar karşılandıkça odak noktamız Statü (en iyi olma), Saygı (kendimize duyulan saygı), Dostluk (sıkıntıda olduğumda yanımda olan gerçek bir dost) sorunlarına kayar. Sorunlarımızın düzeyi ne olursa olsun, beynin doğasıyla ilgili kullanımı bilerek onları daha etkili biçimde çözebilirsiniz.

1890’da William James, aklın doğasıyla ilgili şu meydan okuyan düşünceleri ortaya atmış: “Normal uyanık bilincimiz, özel bir tür bilinçtir. En zayıf perdelerden biri ile ondan ayrılmış olan noktada ise, tamamen farklı potansiyel bilinç formları yatar.” Evet, her beyin farklıdır ve her bireyin dünyayı algılayış biçimi, gerçeklik haritası, yaklaşımı diğerlerinden farklıdır. Çünkü her birey kendine göre özeldir. Siz de özel birisiniz, ekip arkadaşlarınız da, seçmenleriniz de…

Liderlik ve yöneticilik, profesyonel bir sorun çözücü olmayı gerektirir. Bunun tersini düşünüyorsanız bir şeyleri gözden kaçırmış olabilirsiniz. Henüz farkında bile olmadığınız birkaç sorun olabilir. Sonuçlar açısından “Sorun” bir durumdan diğerine A noktasından, B noktasına ulaşmaktır. Aynı ilke “fırsatlar” için de geçerlidir, onlar da başlangıçta “Sorun” olarak nitelenebilir.

Fırsatları ya da tehditleri gözden kaçırırsanız kesinlikle sorun yaşarsınız. Liderler genellikle pratik ve pragmatiktirler. Çıktılar, performans düzeyi, bir şeyin getirip ve götürdükleri onlar için önemlidir ancak istediğimiz sonuçlara ulaşmak söz konusu olduğunda “İKİ BEYİN PERSPEKTİFİNİ” kullanmanın önemi bir kat daha artıyor.

Her durumda hem sol, hem de sağ beyin göreve çağrılacaktır. Olayları farklı bir bakış açısıyla görmek sürekli karşılaştığımız bir durumdur. Bir noktalama işareti tüm cümlenin anlamını değiştirebildiği gibi, bakış açısı da olayların yönünü değiştirir. Bilmenizi isterim ki aslında;

“Değişen olaylar veya çevre değildir. Değişim sizin bakış açınızda gerçekleşmiştir. Böylece geleceğiniz şimdiyle şekillenir ve değişir.”
“Mustafa Kılınç”

İŞTE İŞİN SIRRI burada! Bizim bakış açımız da, yaklaşımımız da beynimizi etkin olarak kullanıp kullanmamızda saklı!

İnsanlar ikiye ayrılır:

1. Beynini kullanan grup
2. Beyni tarafından kullanılan grup

Lütfen şimdi şöyle bir etrafınıza bakın ve insanların çoğunlukta olduğu grubu keşfedin. Sizce çoğunluk birinci grupta mı yer alıyor, yoksa ikinci grupta mı? Ne dersiniz?