Meltem ÖZGENÇ 10 Mayıs 2010
Türkiye son aylarda, aşklarına karşılık bulamayanların, sevdikleri kişileri, gözlerini kırpmadan öldürdükleri olaylarla sarsılıyor. Aşk cinayetlerinin engellenebileceğini belirten uzmanlar, bunun için çocuklara 0-7 yaş arasında ciddi bir aile eğitimi verilmesi gerektiğini bildirdi.
NLP Uzmanları Dernek Başkanı Mustafa Kılınç, bu tip suçları işleyen kişilerin yaptıkları davranış kalıplarının altında “yetersizlik” inancının yattığını belirtti. Aşk cinayetlerinin engellenebilmesi için anne babalara büyük görev düştüğünü kaydeden Kılınç, Hürriyet’e şunları söyledi:
Hayır cevabına alışsınlar
“Küçük yaşlardan itibaren çocuğunuzun her istediğin yerine getirmeyin. ‘Hayır’ cevabına alışmasını sağlayın. Eğer karşılamak istiyorsanız özellikle 0-7 yaş arasında isteklerini 15 gün ile üç ay arasında askıya almasını öğretin.
Çocuğunuzun, zayıf yönlerinizi kullanmasına izin vermeyin. Bu konuda çok kararlı olun. Duygu sömürülerine kapılmayın.
Sorumluluk verin
Çocuğunuza mutlaka sorumluluk ve görev verin. Şartları ne olursa olsun onların sorumluluklarını siz yapmayın. Çocuğunuzu asla şartlı sevmeyin. ‘İstediğimi yaparsan’, ‘Okulda başarılı olursan’, ‘Bunu kimseye söylemezsen’ gibi şartlı sevgiden uzak durun.
Anne ve babalığın belki de en önemli görevinin ‘özgüven’, ‘yeterlilik inancı’ oluşturmak olduğunu bilin. Çocuğunuza karşı ‘önyargılı’ davranmayın. Geçmişteki hatalarını sürekli gündemde tutarak onu eleştirmeyin. Başarısızlıkları kadar başarılarını da taktir etmeyi bilin. Takdirlerinizi sözlü ve dokunma hissiyle yapın.”
Saldırgan davaranışları onaylamayın
Mustafa Kılınç, “Çocuğunuzun aşırı kızgın, agresif ve saldırgan davranışlarını onaylamayın. Tam aksine öfke kontrolü sağlama yöntemlerini kullanmasını sağlayın. Ya da bir uzmandan yardım alın. Çocuklarınızı, kardeşleriyle ve arkadaşlarıyla kıyaslamayın. Onları kıskançlık ve düşman olarak görmesini engelleyin.
Anne baba olarak çocuğunuzun geleceğine ilişkin alacağınız kararlarda, verdiğiniz sözlerde durun. Aksi durumda çocuğunuzdan verdiği sözleri tutmasını beklemeyin. Çocuğunuzla iletişim kurarken ‘neden’ sorusunun yerine ‘nasıl’ sorusunu kullanın. Neden sorusu çocuğunuzu mazeretçi, nasıl sorusu ise yaratıcı yapar. Yaşamda her şeyin bir bedeli olduğunu çocuğunuza öğretin.” dedi.