Mesleğe yeni atılmış genç bir bankacı, saçlarını bu işte ağartmış olgun idarecisine sormuş: Bankacılıkta nasıl ilerleyebilirim?
İleriye dönük doğru kararlar vere vere…
Peki, ileriye dönük doğru kararları nasıl verebilirim?
Tecrübe ile…
Ya tecrübeyi nasıl kazanabilirim?
İleriye dönük yanlış kararlar vere vere…
Bir banka tüm hesap sahiplerine, her gün 86.400 Dolar karşılıksız kredi veriyor. İpotek almadan, kefil istemeden, hesap sahibinin yaşamı süresince her gün yeniden verilen 86.400 Dolarlık krediyi almaya hak kazanmak için, kişinin sadece bir tek koşulu yerine getirmesi gerekiyor. Açılan kredinin tümü o gün içinde kesin olarak kullanılmalıdır. Hesap sahibinin kredinin tümünü kullanamaması durumunda kredinin hesapta kalan bölümü silinmektedir.
Hepimizin böyle bir hesabın bulunduğu bankamız var. İsmi de “ZAMAN” dır.
Bu banka hepimizi hiç ayırt etmeden, her gün ve yeniden en yüksek krediyi açan en cömert bankadır. Bu banka her sabah müşterilerinin tümüne 86.400 saniyelik kredi açmaktadır. Kredinin o gün başarı ile kullanılmayan bölümü günün sonunda hesaptan silinmekte, ancak ertesi sabah tekrar aynı miktar kredi açılmaktadır. Bu koşullar altında müşterilerin yapacakları sadece bir görev kalmaktadır. Onlar açılan kredinin tümünü o gün içerisinde, sağlıkları, mutlulukları, başarıları ve bunu tüm insanlığa yaymak için “şimdiki zamanda” kullanmak zorundadırlar. Her saniyesi yararlı bir işte kullanılmak amacıyla açılan bu krediden geriye, günün sonunda sıfırlanacak bir bölüm bırakmamaya çalışmalıyız.