Merhabalar Sevgili idealhaber.com ailesi ve sevgili dostlarımız.
Yaşarken hayatımızın aktığının farkında bile değiliz. Oysaki giden her gün, her saat, her dakika ve her saniye bizden gidiyor.
“Gülmek için mutlu olmayı beklemeyin, belki gülmeden ölürsünüz.”
Victor Hugo
Hayat akışı içinde balıklar gibiyiz. Nasıl ki balık sürekli suda olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmezse, bizde zamanın algısı içinde bilmiyoruz. Farkındalığımız sadece belli noktalara çevrilmiş durumda… Hayatı kör, sağır ve dilsiz yaşar hale geldiğimizden farkında mıyız acaba.
Kazanan grubu, kaybeden grubu ve seyredenler grubu üyesi olduğumuzu biliyor muyuz? Mübarek bir bayramı daha geride bıraktık.
“BAYRAM”
Nedir Bayram biliyor musunuz? Hiç düşündünüz mü? Nerde o eski bayram mısralarıyla doydunuz mu artık? Gerçekten nerede o eski bayramlar? Nereye gittiler? Bayramlar mı gitti yoksa o dönemki bayramları anlamlı hale getiren insanların yaklaşım ve niyet kalıplarımı gitti ne dersiniz?
ANLAMI VEREN KİM?
Yaşadığımız tüm olay, durum, seçenek ve özel günlere anlamı veren onları geçerli ve geçersiz kılan kim? Günler mi? Hayır. Bizleriz.
İnsan ya o günlerin değerini artırır ya da anlamsız kılar. Sürekli oluşan davranış ve düşünce kalıplarımız bizim kaderimizi şekillendirir. Ötekileştirme, kıskançlık hızla gelişen tüketici toplum olma arzumuz, gerçek yaşamdan kopuş ve sanal alemdeki klavye uzmanlığımız, saygı ve sevgi erozyonuna uğramamız, korku ve öfke toplumu haline gelmiş olmamız “değerlerimizi” önemsiz hale getiriyor olabilir mi acaba? Evet. Şimdi düşünme ve algılarımızı yeniden oluşturma zamanı.
“Gidin ve İnancınızı Eyleme Katın.”
Ralp Walda Emerson
Her şeye anlam veren, algı yükleyen bizler değil miyiz?
Yaşarken hayatımızı, değerlerimizi anlamlı hale getirmek bir lüks değil; gerekliliğimizdir.
Her bireyin gerekliliklerini yerine getireceğine olan inancım tamdır. Bu inançla sizlere sevgilerimi sunar bayramınızı kalben kutlarım.
Sevgilerimle…