Olumsuz davranışları değiştirmek için olumlulara odaklan.
Nick Crews, kendi de söylediği üzere, vasat bir babaydı. Üç çocuğuyla oynamayı sever, ama deniz kuvvetlerinde çalıştığı için sık sık göreve çıkardı. Çocukları yatılı okula gidince de onlarla fazla ilgilenmedi.
Yıllar böyle geçerken Crews, çocuklarının (en büyüğü şimdi 40) bazı korkunç kararlar aldığına şahit oldu. Fakat Londra merkezli The Telegraph gazetesinden Cristina Odone'ye de dediği gibi, "Karışmamak gibi moda olan bir prensibe inanmıştım; çocuklarım kendi yollarını kendileri bulmalıydı". Derken, geçen Şubat, Crews'un artık canına tak etti. Çocuklarına, bugün İngiltere'de "Crews Füzesi" olarak bilinen bir e-posta gönderdi. "Sevgili evlatlarım" diye yazıyordu Crews. "Geçen akşamki son sızlanma faslından ve diğer berbat havadislerden, tüm bunlarla annenizi bunaltmanızdan sonra artık tüneğimden inmemin zamanı geldi diye düşünüyorum. Her birinizin kendi yöntemlerince bizi uğrattığı korkunç hayal kırıklığından zerrece haberinizin olmadığı görülüyor. Hepinizin toplam dört evliliği ölüm sancıları yaşarken şimdi de beşincisinin gelişine tanık oluyoruz". Crews şöyle devam ediyordu. "Hislerimizi anlayıp anlamadığınızı merak ediyorum; ne sizi ne de bizi onurlandırmak için söyleyebileceğimiz bir söz var. Aldığınız eğitimle tatmin edici kariyerler yapmış olsaydınız bunun bir faydası olurdu, ama şu halinizle hiçbiriniz kendi ayakları üstünde duramıyor". Sonra sözü torunlarına getirdi. "6 güzel çocuğun (yakında 7) bu dünyaya gelişine tanık olduysak da hiçbirinin anne-babası, önemli kararları azimle alacak olgunluğu ve sağduyuyu göstermedi... "Sonuçta torunlarımızın akıbeti bizi on yıldır hep derin bir mutsuzluğa sevk etti. Onlar olmasaydı ne anneniz ne de ben size bu kadar üzülürdük; çünkü her biriniz bilinçli ve gözleriniz ardına kadar açık olarak bir başarısızlıktan diğerine sıçradınız. Bunların hep uçkur düşkünlüğünden olduğunu, sonra da o güzel yavruların anne baba olacak sizler tarafından ne yazık ki yarı yolda bırakıldığını görmek bizi zayıf ve çaresiz bırakıyor". Bunları dedikten sonra Crews e-postasını şöyle bitirdi. "Sizden bir daha haber almak istemiyorum, ta ki çocuklarınızın mutluluğu için bir başarı gösterene veya GERÇEKÇİ bir plan yapana ve bunu bana anlatmak isteyene kadar. Çok, ama çok büyük hayal kırıklığına uğrattığınız. Babanız".
Çevirdiği bir kitaba dikkat çekmek için kızlarından biri tarafından açıklanan e-posta Crews'u İngiltere'de büyük bir halk kahramanı yaptı. Birçok anne-baba, sonunda birinin çıkıp, ekmek elden su gölden yaşayan bu miskinler tayfasına haddini bildirecek cesareti göstermesine besbelli sevindi. Fakat böylesi söylevler duygusal bakımdan ne kadar hoşa gitse de gerçekte pek işe yaramıyor. İnsanlara şişman olduklarını ve artık patates kızartması yememeleri gerektiğini söyleyebilirsiniz, ama bu, yemekten vazgeçecekleri anlamına gelmez. Yeni yıla girerken davranışlarınızı düzelteceğinize samimiyetle niyet edebilirsiniz, ama bu, o davranışlarınızı gerçekten düzelteceğiniz anlamına gelmez. İnsanlar kusurlarını bilmedikleri için kötü davranmaz. İçine girdikleri yıkıcı davranış kalıplarından kurtulamadıkları için kötü davranırlar. İnsan davranışı gözle görünmeyen kaynaklardan beslenir ve kaba talimatlardan çok kesintisiz, ustalıklı teşviklere ihtiyaç duyar. Birini negatif bir silsileden kurtarmanın yolu öfkeli bir e-postayla kötü tavırlarına saldırmak değil, inisiyatifi eline alıp alternatif olabilecek bazı iyi davranışlara ağırlık vermektir.
Birçok araştırmaya göre, olumsuz davranışları dolaylı yoldan ele almak, dikkati başka ve olumlu davranışlara yöneltmek en iyisi. Mağrurca geri çekilip, bir planınız olduğunda bana gelin demek akıllıca değildir. Belli bir zamanda hayatın bir alanını seçmek (çoğu insan hayatını toptan değiştirecek irade gücüne sahip değil) ve bazı önleyici, somut kural ve ödüller koyması için insana yardım etmek daha iyidir. Küçük bir hedef belirleyin ve ölçülebilir adımlarla nasıl gidileceğini gösterin.
Zihinsel değişimin davranış değişimine götüreceği umuduyla insanlara yaptıkları hataları göstermek mantıklı değil. Onun yerine önce davranışları değiştirmeye çalışın; umulur ki farklı davranmak sonunda farklı düşünmeye götürsün. İnsanları takdir vaadiyle başarıya çekmeye çalışın, başarısızlığı eleştiriyle cezalandırarak değil. Pozitif ödüller her zaman daha etkilidir. Ben genelde, insanların daha iyi olmaları için birbirlerine bağırdıkları siyaset konusunu işliyorum. Bu insanlar durmadan siyasi içerikli Crews Füzeleri yolluyor. Fakat böyle bir liderlik modeli olmaz. Kötü davranışları karalamayın, onların gerisindeki nedenleri değiştirin. Davranışların tetikleyicilerini değiştirin. Kötünün yerine iyi davranışları koyun. Dolaylı olun. Yönlendirin.
10.12.2012
The New York Times – David Brooks