Hayat akademisinde en sık görülen çarpık düşünce kalıplarından biri, dünyanın, olayların, kişilerin , eşyaların belirli bir şekilde olması gerektiğine inanmaktır. Bu kalıp tamamen “Kuralcı” meta programına sahip insanlar tarafından sürekli olarak uygulanır. Bu kalıbın sonucunda emin olunuz ki her zaman için; KIZGINLIK, HAYAL KIRIKLIĞI ve HÜSRAN yaşayacaksınız. Suçluluk duygusu bu kalıpla ilişkilidir. Bu tür düşünce kalıbına sahip olan kişilerin “esnek olmadığı kalıptır.” Bunu yapmalıydım şöyle davranmalıydım, oraya gitmemeliydim, tam performans göstermeliydim gibi düşünce kalıpları bizi suçluluk duymaya ve hüsranlı yaşamlara götürür. Mucize yaşamak için; Düşünceleriniz kadar ağzınızdan çıkan kelimelere dikkat edin. Katı düşünce ve yanlış kelime kullanımına dikkat etmediğinizde “mucizenin” oluşumunu engellersiniz.
Engellersiniz çünkü; insanların, olayların, durumların ve kendimizin nasıl olması gerektiğine dair katı inançlara sahip olmak bizi mutsuzluğa ve karamsarlığa iter. Bunlar son derece katı inançlardır ve bizi sadece olumsuz düşünce ve duygulara götürürler.
Sağlıklı ve olumlu bir düşünme kalıbında, olayların şöyle ya da böyle olması gerekir düşüncelerin gerçek olmadığı varsayılır. Düşünceler gerçek değildir. Sadece bir düşüncedir. İnançlarınızı “arzuladığınız” beklentiler olarak görüp her şeyin bizim düşündüğümüz şekilde olması gerektiğinin farkında olursak inançlarımız sorun olmaktan çıkar.
Beyin kullanım kılavuzuna göre düşünmek, ortaya çıkmış mevcut sonuçlardan daha farklı bir sonuç beklediğini diretmek yerine, farkında olmayı ve kabul etmeyi gerektirir. Direncin olduğu yerde değişim olmaz değiştirmek istediğiniz sonuçlar için;
. Önce kabul edin
. Ne istediğinizi yeniden çerçeveleyin.
. Değiştirmek istediklerinizi “ amacınız” doğrultusunda belirleyin.
. Öncelik ve verimlilik konusundaki çerçevenizi belirleyin.
. Eylem planlarınızı hazırlayın ve eyleme geçin.
. Esnek olun. Sonuçların gelişiminde tam sorumluluk alın.
. Sonuçlarınızın faydalı olacağından kesinlikle emin olun.
. İstediğiniz sonuçlara ulaştığınızda “Bunca çabaya değdi mi? Sorusuna başarıların hazzıyla EVET cevabı verip-vermeyeceğinizi bilin.
. Gücü, sorumluluğu, sevgiyi ve başarıya dışarıda aramayın. Dışsal faktörlerden daha çok içsel kaynaklarınıza odaklanın. Güç sizde, değişim sizde ve mucizenin kaynağı “Siz” siniz…
.Bilin ki: “Sizin” dışınızda hiçbir şey yok. Bundan emin olun ve bu gerçeklikle yaşayın. Bu hayat sizin. Yaşama seyirci kalmayın yaşamın içine girin. İliklerinize kadar bunu hissedin. Ancak o zaman yaşadığınızı anlayacaksınız.
Düşünceleriniz kadar ağzınızdan çıkan kelimelere dikkat edin. Çünkü gerçekliğiniz olacaklar.