Küçük Şeylerden Doğan Büyük Etki

Eğer birisi, sizce iyi bir lider hangi özelliklere sahip olmalı diye soracak olursa, cevabınız belki;

* Bir hedefe sahip olmak,
* resmin bütününü görmek,
* ilham vermek ve iletişim sanatında usta olmak,

gibi ve benzer cevaplar aklınıza gelebilir. Bir liderin bu özelliklere sahip olması tabi ki çok önemli, fakat bir lideri lider yapan asıl şey dışarıdan bakıldığında belki önemsiz gözüken, fakat çok büyük önem taşıyan KÜÇÜK ŞEYLERIN olduğunu biliyor muydunuz?

Şimdi size burada anlatacağım kısa öyküde çok ufak bir jestle, bir selam vermekle veya bir gülümsemeyle etkin bir liderin nasıl bir fark yaratabileceğini göreceksiniz. Başka insanların yanında olmak ve onlara değer vermek, buradaki örnekteki gibi onlar için bir dönüm noktası olabilir.

Desmond Tutu eskiden Güney Afrika'da, Capetown şehrinin başpiskoposuydu. Aynı zamanda Anti -Apartheit hareketinin öncülerindendi. (Apartheit sözcüğü ‘ayrımcılık’ anlamına geliyor; Güney Afrika'da beyazların, siyahlardan daha iyi haklara sahip oldukları bir zamanda, bu tutuma karşı bir hareket doğmuştu.) Desmond Tutu bu grupta bir öncü olarak yer alıyordu.

Sizin hayatınızda en önemli dönüm noktası neydi, diye sorduk. O da şu kısa ilham veren öyküyle cevap verdi:

"Hayatımın dönüş noktasını oluşturan en önemli anım, Trevor Huddleston' u ilk gördüğüm zaman oldu; o zaman dokuz yaş civarlarındaydım. Kendisi Anti Apartheit hareketinin başında yer alıyordu. Ben o zaman kendisinin kim olduğunu bilmiyordum. Ben yalnız siyah bir papaz cüppesini giymiş, beyaz bir adamın anneme doğru döndüğünü ve şapkasını havaya kaldırıp, selam verdiğini gördüm. Annem siyah bir yerliydi, ve aynı zamanda tarlada bir işçi olarak çalışıyordu. Beyaz bir adamın siyah bir işçiye şapkayı selama kaldırması o zaman bana göre hiç alışık olmadığım akıl almaz bir davranıştı. Trevor Huddleston'un bu davranışı onun dini düşüncesiyle örtüşüyordu; Onun için her insan sonsuz bir değer taşıyordu; çünkü kutsal İncil’e göre Tanrının yarattığı tüm varlıklar arasında insanoğlu yeryüzünde onu yansıtan bir varlık gibidir.

Onun ayrımcılığa karşı olması, haksızlıklara karşı savaşması ve hepsini büyük bir tutku ile yapması, sonra benim hayatımda örnek aldığım bir davranış oldu.

“BİR LİDERİN İŞİ, TAKİPÇİLERİNİ ŞU AN OLDUKLARI YERDEN ALIP,
HİÇ OLMADIKLARI BİR YERE GÖTÜRMEKTİR.”
Henry Kissinger

Hayatta dönüşüm yaratan anların hep büyük olayların ardından geliştiğini düşünmek, alışılmamış bir durum değil. Oysa, Sosyoloji Profesörü olan Frank Furedi, ufak ve özel anlar hayatımızın şekillendirdiğinin daha olası bir durum olduğuna işaret ediyor.

LİDERLİK FELSEFESİNDE ALTIN KURAL:

“Bazen çok ufak önemsiz görünen, o anda bile fark etmediğiniz hadiseler, bir hafta, bir ay veya bir sene sonra kişiyi gizlice yakalıyor ve kişi bu olaydan sonra bir daha aynı değildir.” ve şöyle devam ediyor:

“Asıl kilit noktası hayatınızın alışılmışlığına ve normal akışına karşı bir şeyin olmasıdır; daha önce hiç yaşanmayan bir olayın veya bir tecrübenin olması ve bununla birlikte insanın yeni imkanlara göz açması. Onunla birlikte hayatı da değişiyor.”

Eğer yaşadığımız küçük şeylerin bizi şekillendirdiğini varsayımı doğruysa, liderler ve yöneticiler bundan nasıl bir ders çıkartabilir? Asıl önemli olan şeyler ufak şeylerdir. Küçük şeylerde kendimizi buluyoruz.

Tom Peters liderlik felsefesi hakkında şunu söylüyor:

“MÜKEMMEL LİDERLİĞİN TANIMLAMASI; LİDER TAMAMEN SİZİN İÇİN ORADA OLAN KİŞİDİR.”

“...SİZE BAKIYOR, AMA SİZİ GÖRMÜYOR.” (demek istediği, toplumdaki yerinizi önemsemeden)

Harvard Profesörü Sarah Lightfood'un " Saygı " adlı kitabından kısa bir alıntı:

"Babamın sırrını çok sonradan anladım : O saygıyı başka insanlara göstererek kazanıyordu. Spring Valley'de ki ayakkabı boyayan çocukları nasıl dinleyip, onlarla konuştuysa, aynı şekilde bir piskoposa veya bir okul müdürüne konuşuyordu.

SİZİN KİM OLDUĞUNUZU VE NELER SÖYLEMEK İSTEDİĞİNİZLE CİDDİ ANLAMDA İLGİLENİYORDU.

Bizim örnekte Trevor Huddlestone Desmond Tutu'nun annesini orada fark etmesi ve aynı zamanda ona bir beyaz ve siyah arasında hiç olmadığı şekilde saygı göstermesi o olayın kilit noktasıydı.

Tom Peters şöyle bir tavsiyede bulunuyor
“Size yapılan ve nefret ettiğiniz her şeyin bir listesini yapın. Onları başka insanlara yapmayın. Aynı şekilde size yapılıp, sevdiğiniz şeylerin bir listesini yapın. Onları başka insanlara uygulayın. - Sürekli!