İNSAN İLİŞKİLERİNDE DAYALI MÜZAKERELER
Başarıya giden yolda farkı ortaya koymak, iz bırakmak, ikna etmek ve hedeflediğimiz sonucu almak her liderin arzusudur. Bu bölümde insan ilişkilerine dayalı müzakere ve arabuluculuk konusundaki “Sır” anahtarları sizlerle paylaşacağım. Bilmelisiniz ki;
Müzakerelerde kimse kazanmaz, önemli olan oyunun nasıl oynandığıdır.
Çoğu zaman müzakereler ile “arabuluculuk” liderler, yöneticiler ve bireyler tarafından birbirine karıştırılmaktadır. Pozisyon, roller ve hedefler açısından müzakereler ile arabuluculuk birbirinden ayrılırken yön konusunda birbirini tamamlar.
İlişkiye dayalı müzakere becerileri, müzakere sürecindeki en önemli faktörün taraflar arasındaki ilişki olduğu ilkesine dayanır. Taraflardan biri kendisine avantaj sağlamak için “sert” müzakere yaklaşımını tercih edebilir. Ama karşı taraf “aldatıldığı” duygusuna kapılırsa, bu noktadan sonra sağlıklı bir ilişkinin gelişmesi çok zordur. Müzakere öncesinde, sırasında ve sonrasında en önemli faktör ilişkidir.
İnsanlar duygusal yaratıklardır. Etkileşim veya müzakereden sonra kendimizi nasıl hissettiğimiz, uyum düzeyini ve iletişimin kalitesini belirleyen şeydir. Müzakerelerde göz önünde bulundurulması gereken en önemli şey “insan faktörüdür.”
Müzakere ile Arabuluculuk arasındaki fark:
Müzakere | Arabuluculuk | |
Pozisyon: | Pozisyon alınır | Pozisyon alınmaz |
Rol: | Sonuç almak | Çevirmenlik |
Hedef: | Müzakere kuralları içerinde sonuç almak | Kesin ve net iletişim sağlamak |
Yön: | İlişki kurmak ve uyumu Sürekli korumak | İlişki kurmak ve uyumu sürekli korumak |