Örnek Bir Devlet Okulu

Geçen aralık ayında evimize bır veli mektubu gelmişti. O mektup, oğlumun okulunun çalışmalarında sadece bir tanesidir. O mektup o kadar hoşuma gitti ki, müdür beyimize onu paylaşabıleceğımı sormuştum.

Tabi ki buna izin verdi. Ancak onu sadece sınırlı bir kişi sayısının görmesi çok az olurdu, bu değerli paylaşım değil yüzlerce, binlerce kişiye ulaşsın istedim, o yüzden bugün burada, sizinle, o mektup. Sizi şimdi bu değerli mektupla baş başa bırakır, Sayın Halil Ibrahim Demirel' e yürekten teşekkür ederim:

" UYGARLIK DEMEK, BAĢIŞLAMA VE HOŞGÖRÜ DEMEK. "
- ATATÜRK -

‘’ Uzlaşmacı ve barışçı nesillerin yetişmesi için, gençlerimize ‘’ IYILIK VE HOŞGÖRÜ ‘’ kavramlarının benimsetilmesi önemlidir. Anne ve Babalar çocuklarını büyütürlerken değerleri ve inançları davranışlarıyla göstererek, modellik yaparlar. Değerler ancak yaşayarak, yaşatarak öğretilebilir. ‘’ Dediğimi yap, yaptığımı yapma ‘’ yöntemi , çocuklara değerleri öğretmekiçin etkilibir yöntem değildir. Ancak ‘’ Yaptığımı yap ‘’ sözünün bir çocuğu etkileme ve değiştirme olasılığı yüksek olabilir.

Bugün her zamankinden daha fazla iyilik ve hoşgörüye ihtiyacımız olduğu aşikardır. Olumsuz birçok davranışın sebebi, yeterince iyilik sahibi ve hoşgörülü olmamaktadır. Evde, trafikte, sokakta, okulda, işyerinde, kısaca insanın olduğu her yerde eğer iyilik ve hoşgörü yoksa, orada bencillik, anlaşmazlık, güvensizlik, tartışma, kavga, olumsuzluk adına her şeyi görebilmek mümkündür.

Eğitimli ya da eğitimsiz her insanda görülebilen bir eksikliktir, hoşgörüsüzlük. Peki, bunu sebebi nedir ? Birçok sebebi labilir, ancak bunun en önemlisi, insanın kendisiyle barışık olmamasıdır. Eğer insanın kendine saygı ve sevgi kalmamışsa, kendisiile barışık olması da mümkün değil . …

Düşünün, en son ne zaman aynaya bakıp,kendinize gülümsediniz ? Bu sabah kaç kişiye günaydın dedik ? Yoksa her gördüğümüziçin olumsuz mu düşündük? Bu sabah trafikte kaç kişiye kızdık ?Kaç defa yardıma ihtiyaç olan kişileri görünce, başımızı çevirdik ? Kaç insan yeteri kadar dinlemediğimiz için kırdık ? Yoksa, sadece kendimizi mi düşünüyoruz ?

Hoşgörü bir vurdumduymazlık değildir, Hoşgörü, görmezlikten gelmek hiç değildir. Hoşgörü, kendini bilmektir. Hoşgörü, sınırları bilmektir. Sınırları bilerek, sürdürlen hayattır. Hoşgörü bir anlayıştır, anlayışlı olmanın adıdır, sevginin yoludur, insanın özüdür.

Ne güzel özetlemiş, hoşgörü ustası Mevlana:

" - YIKTIĞIN VARSA, YAPACAKSIN,
- AĞLATTIĞIN VARSA,
    GÜLDÜRECEKSUN.
   -DÖKTÜĞÜN VARSA, DOLDURACAKSİN
-:ÇIKPLAKLARI DOYURACAK, AÇLARI DOYURACAK, AZ HALKI ÇOK EDECEKSIN " ?

Demokratik, hoşgörülü tutumla yetişen çocuk, kendine ve ailesine güven gelişir. Saygı gördüğü için, saygı gösterir. Sorumluluklarının farkında. Hata yaptığında, düzeltme yoluna gider. Okulda başarılı olur. Sosyal etkinliklere, ilgi duyduğu alanlara yönelir. Kısacası, bu tutumla özgüven sahibi, kendini rahatça ifade edebilen, kendisine ve çevresine değer veren, olumlu davranışları tercih eden, sornları uzlaşarak çözen, başarılı, yatıştırıcı, iyi iletişim kurabilen sevilen, güvenilen, olaylara farklı açılardan yaklaşabilen ve iyiye, doğruya ulaşmak için çabalayan bireyler yetişir.

* Bilinçli hoşgörüyü kazandırmak için, çocuklarımızla konuşmalıyız. Hoşgörünün ne olduğunu, nelerin hoş görülebileceğini güncel olayları tartışarak, birlikte izlediğimiz filmleri birlikte yorumlayarak, yaşantımızdan örnekler vererek, hoşgörünün önemini anlatmalıyız.

* Hoşgörü aileden başlar, çocuk ilk önce anne ve babasını model alır. Evde farklılıklara saygı varsa, çocuk da çevresine saygılı olmayı öğrenir.

* Ev ortamında çocuğunuzla iletişimde, kardeşler arasında sorun olduğunda nasıl davrandığını gözden geçiriniz. Bu süreçte hoşgörüsüzlük davranışlarında bulunup, bulunmadığınızı kontrol ediniz.

* Çocunuzun aşırı rekabetçi ve saldırgan davranışlar yerine, sizinle ve arkadaşlarıyla işbirliği yapabileceği işlere özendiriniz.

* Çocuğunuzun akademik başarı kadar hoşgörü, sorumluluk ve saygı gibi değer kazanmanın da önemli olduğunu hissettiriniz.

* Aile ortamında tartışırken, çocuğunuza görüşlerini ortaya koyabilme fırsatını veriniz. Konulara üzerine eleştirel bakabileceği ve başka görüşlerin de üzerine düşünebileceği ortamı sağlayınız.

Hoşgörüsüzlüğün en önemli nedeni, kendi düşüncesinin tek olduğunu zannetmesidir.

# Çocuğunuza önemli, değerli ve tek olduğunu hissettiriniz.

" Çocuğunuzun kendi tanımasına, duygu ve düşüncelerini ifade etmesine, başkalarına karşı anlayış geliştirmesine olanak sağlayınız.

" HOŞGÖRÜ NEDİR ? HOŞGÖRÜ, INSANLIĞIN BİR PARÇASIDIR. GELİN, KARŞILIKLI OLARAK, BİRBİRİMİZİN HATA VE EKSİKLİKLERİNİ BAĞIŞLAYALIM, ÇÜNKÜ HOŞGÖRÜ DOĞANIN ILK YASASDIR"