Özgüven Düşmanı Mantıksız Düşünme Biçimleri

Özgüvenin temeli düşüncedir. Düşünce sistemimiz üzerindeki bilişsel bozukluklar kişinin özgüvenli olmasına izin vermez.

Bilişsel bozukluklar gerçekte kötü alışkanlıklardır, başka bir deyişle, sürekli olarak gerçeği, gerçek olmayan biçimde yorumladığımız düşünme alışkanlıklarıdır. Örneğin; bir meslektaşınız başkanlık ettiğiniz komisyona katılmak istemez. Siz de onun bu davranışını, ya onun verdiği bir karar olarak kabul eder üstünde durmaksızın ya da eski alışkanlığınız olan, her tür reddetmeyi kişiliğinize yöneltilen bir aşağılama olarak algılar, zaten düşmanla sarılmış olan özgüveninize bir darbe daha indirirsiniz.

Bozuklukların belli tarzları vardır. Onlar derinlerde beslediğiniz gerçek dışı inançlara dayandırılmış olabilirler, ancak bozukluk inancın kendisinde değil, başınızı derde sokan düşünme alışkanlıklarınızdadır.

Gerçeği karama biçiminizle sıkı sıkıya sarmalanmış olduklarından, bozuk düşünce biçimlerini teşhis ve tedavi etmek zordur. En aklı başında, mantıklı insan bile gerçeğin bir ölçüde dışında yaşar. İnsan aklının ve duyularının yapısı dikkate alındığında, bunun kaçınılmaz olduğunu kabul etmek gerekir. Bu konuda düşünürken, herkesin kendine bir teleskoptan baktığını söyleyebiliriz. Teleskopunuz sağlamsa ve siz de ona doğru taraftan bakıyorsanız, kendinizi bu dünyada oldukça büyük ve önemli bir yer tutuyor, net olarak odaklanmış ve çeşitli yanlarınızın doğru orantıda olduğunu görürsünüz. Ne yazık ki, Mükemmel teleskoplara sahip insanların sayısı pek azdır. Teleskop ters tutulmuş olabilir. Böyle olunca da kişi kendiniz küçük ve önemsiz görür. Mercekler kirlenmiş, bir yana eğilmiş, çizilmiş ya da ayarsız olabilir. Tüpteki bozulmalar kimi özelliklerinizi görmenizi engelleyebilir. Kimi insanların teleskop yerine kaleydoskobu vardır. Kimileri de hiçbir şey göremez, çünkü merceklerin üzerine sahte bir benlik resmi yapıştırmışlardır.

Bozulmuş düşünce biçimleri, çeşitli yollardan gerçekle ilişkimizi kopartır. Siz daha değerlendirme fırsatını bulamadan, bozulmuş düşünce biçiminiz, kişi ve olayları kendiliğinden yargılayıp etiketler. Bununla birlikte, bozukluklar hatalı ve gerçeklerden uzak olma eğilimdedir. Özel koşulları ve nitelikleri dikkate almazlar. Dünyayı dengesiz biçimde algılamamıza yol açar, bir sorunun yalnızca bir yönünü görmenize neden olurlar. Son olarak, bozukluklar mantıksal değil, duygusal oluşumlara dayanır.

Bu bölümde özgüveni etkileyen ve en sık rastlanan dokuz bilişsel bozukluğu paylaşacağım. Bilişsel bozuklukları nasıl tanıyacağınızı öğrenecek, bozukluk perdesini kenara sıyırıp gerçekle baş ederken daha dengeli, daha gerçekçi ve sevecen davranmanızı sağlayacak karşı koyma tekniklerini elde edeceksiniz.