Uygulama Ödevi Bir Sınıfı Nasıl Zengin Etti?
Sınıf İşte ödeviniz. Bir uygulama geliştirin. İnsanlar onu kullansın. Sonra süreci tekrarlayın. Stanford Üniversitesi'nden bazı öğrencilere 2007 yılının ikinci döneminde bu ödev verilmişti.
Ödevin verildiği ders ise "Facebook Dersi" adıyla anılacaktı. Fakat kimse bundan sonra olacakları beklemiyordu. Öğrencilerin Facebook'ta çalışacak şekilde tasarladıkları ücretsiz uygulamalar milyonlarca kullanıcı buldu. İşe reklam da girince kimi öğrenciler öğretmenlerinden çok daha fazla para kazanmaya başladı. Facebook Dersi, okuldaki yirmi küsur öğrenci ve öğretmenin meslek hayatı ve talih yıldızını parlattı.
Ayrıca teknoloji dünyasını ivmelendiren yeni bir girişimcilik modeline de katkı sağladı. Bu modelin adı yalın girişim ("lean start-up"). Şimdi 23 yaşında olan Joachim De Lombaert, "Her şey çok hızlı gelişti" diye hatırlıyor. Onun üyesi olduğu grubun geliştirdiği uygulama günde 3 bin dolar kazandırdı, sonra da dolar cinsinden altı haneli bir tutara satılan bir şirkete dönüştü. Facebook uygulamaları o günlerde bir yenilikti. iPhone yeni çıkmış ve ilk Android telefonun üstünden bir yıl geçmişti.
Facebook Dersi öğrencilere basit uygulamalar geliştirmeyi, onların hızla dağıtımını yapmayı ve ürünü daha sonra kusursuzlaştırmayı öğretti. Fakat bunu yapmakla aslında yeni girişimci ve yatırımcılar için bugün standartlaşan bir işletim sürecini başlatmış oldu. Birçokları için fikirden ürüne, üründen de şirkete giden yol bir yarış rotasına dönüştü. Yeni girişimler eskiden çok para, zaman ve insan katkısı isterdi. Fakat ücretsiz, açık kaynak yazılımlar ve "bulut" hizmetleri son on yıldır maliyetleri düşürürken reklam ağları da gelirleri hızlandırdı. Uygulama olgusu bu eğilimi güçlendirdi ve kimilerinin yeni bir teknolojik yenileşme dalgası, kimilerinin balon dediği bir süreci başlattı.
Facebook Dersi, Silikon Vadisi'nin minyatür bir örneği haline geldi. Üçer kişilik takımlar oluşturan 75 öğrenci yalnızca 10 haftada toplam 16 milyon kullanıcıya ulaşan uygulamalar yarattı. Uygulamaların çoğu aslında biraz saçmaydı. Örneğin, De Lombaert'inki, kullanıcıların Facebook arkadaşlarına "güzellik" notları göndermesini sağlıyordu.
06.06.2011
Kaynak: Sabah / The New York Times - MIGUEL HELFT