Merhabalar Sevgili Arkadaşlar
Bu hafta sizlerle “bahane” “mazeret” meşguliyet, “çok yoğunluk” vb. kelimelerin üzerine kurulu insanların barkod davranış kalıplarını sunacağım.
“MEŞGUL OLMAK”
Bu hayatta aslında çok meşgul olmak çok yoğun çalışmak, plansız ve adeta yangın söndürme eri gibi olmak çok moda değil mi? Üstelikte oldukça havalı duruyor. Dışarıdan bakıldığında çok yoğun olmak havalı mı? sizce belki de bazılarınız “evet ama” ile başlayan cümleler kurmaya başladı bile…
“ÜRETTİĞİNİZ HER MAZERET SİZİ TÜKETİR”
Mazeretler ve bahanelerle dolu bir yaşam şekli aslında sizden başka kimseyi tüketmez. Tamamen sizi bitirir. Çünkü HER ZAMAN HAKLI ANCAK MUTSUZ OLURSUNUZ. Yaşarken tek amacınız haklı olmak ve sadece kendinizi kandırmak ise o zaman doğru yolda olduğunuzu söylemeliyim kesinlikle.
Ancak amacınız şartsız huzurlu ve mutlu olmak ise o zaman düşünme ve davranış şekillerinizi değiştirmelisiniz. Başka yolu yok.
“Başarının çok önemli bir yapısı, direnişi kırmaktır.”
MUSTAFA KILINÇ
“MAZERETLERLE DOLU YAŞAM SÜRENLERİN MUTSUZLUĞU”
• Yaşamda “Ne” istediğini bilmeyen kişilerin “haklı olma” üste çıkma ve kendini dolu olarak gösterme yöntemlerinden birisidir. Mazeretler.
Bilmenizi isterim ki;
• “Her bahane ve her mazeretin” üreten kişiye göre haklı gerekçeleri vardır ve bu kişiler asla mazeret/bahane ürettiklerini kabul etmezler.
• Kabul edilmeyen mazeret ve bahaneler üretilen kişi tarafından çok daha benimseyici bir hale gelirler. İşte bu nokta tehlike çanlarının çaldığı noktadır.
• Kişilerin öncelikle ikna etmesi gereken kişi kimdir? Biliyor musunuz? - Elbette ki kendileri. İşte mazeretle dolu bir yaşam süren kişi kendini bu aldatmaca çemberinin içine sokar. Ancak bunun farkında bile değildir.
“Gerçek Başarı Kişisel Bütünlükle Gelir.”
• Mazeretlerin ortaya çıkış nedenleri belli başlı ortak özelliklere sahiptir.
_ Kişiler yapması gerekenleri yapmadığında,
_ Unutkanlık ve dağılmış bir zihin yapısına sahip olduklarında,
_ İstedikleri ya da istenilen performansı ortaya çıkaramadıklarında ,
_ Kendilerini yetersiz hissettiklerinde,
_ Kendilerini hep haklı ve her zaman bilen ve bir gerekçesi olan durumunda göstermek istediklerinde,
_ Hemen her konuda “hazır cevap” veren rol modeline girebildiklerini göstermeye çalıştıklarında,
_ Mazeretleri kabul görmediğinde, karşı tarafı sorgulamaya başladıklarında kendilerini içsel olarak kurtarmaya çalıştıklarında yeni yeni mazeret kalıpları ortaya çıkar.
Mazeretlerin çatısının altında yaşamaya alışmış kişiler bu durumun farkında bile değillerdir.
• Sürekli mutsuz, huzursuz yaşamın anahtarı mazeretlerle dolu bir yaşam sürmektir.
• Herkes kendine göre bir hayat mücadelesi veriyor. Bunda hiç şüphe yok. Ancak içinde bulunduğumuz ve bizi aşağıya çeken şeyleri değiştirmenin yolu “MAZERETLERE HAYIR” sloganına sıkı sıkı sarılmakla mümkündür.
“Sizin İçin Geçerli Olan Her Şey Benim İçinde Geçerlidir.”
• Kurtuluşun yolu; “Farkında olmak” ve gerçekten mazeretlerin haklılığından kurtulmak için karar vermekte gizlidir.
Çünkü insan beyninin uyandırma zili karar vermektir. Güçlü ve kesin olarak verilen kararlar her zaman işe yarar. Deneyin. Sonuçlar karşısında şaşkınlığınızı gizleyemeyeceksiniz…
“Kişiler yaşamlarını değiştirmek istiyorlarsa, yaşamlarında değişiklik yapmaya karar vermelidirler.”
Her zaman olduğu gibi seçimler ve tercihler sizindir. Ancak elde ettiğiniz sonuçlarında sorumlusu “siz”siniz…
Mazeretlere HAYIR, Başarıların hazzına EVET
Yürekten Sevgilerimle…