Türkiye’nin İlk ve Tek NLP Uzman Eğitimcisi Siyasi Koç, Yazar ve NLP Uzmanları Dernek Başkanı Mustafa Kılınç’la 12 Haziran seçimlerinden sonra ortaya çıkan Meclis Krizini değerlendirdik.
NLP Uzmanları Dernek Başkanı ve Siyasi Koç Mustafa Kılınç; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun şu andan itibaren yapması gereken en önemli şeyin “11. Saate ulaşmak” olduğunu belirterek şunları söyledi.
11. SAATE ULAŞMAK
Sn. Kemal Kılıçdaroğlu partisinde aldığı “Yemin etmeme” kararı ile aslında “Çözümsüzlük” ve “engeller” üzerine odaklanmıştır. Oysaki tutuklu vekillerin tahliye edilmemesi üzerine CHP’nin davranış kalıbı Müzakerelerde uygulanan ve çok başarılı sonuçlar sağlayan “11. SAATE ULAŞMAK” taktiği olmalıydı. Ancak CHP 21.yy. Türkiye’sine yakışır bir strateji uygulamak yerine; “ÖNKOŞU” “TIRMANAN TALEPLER” “KİŞİSEL SALDIRILAR” taktiklerini uygulamayı seçmiştir.
CHP’NİN MECLİS KRİZİNDE
YAŞADIĞI İLETİŞİMSİZLİK SENDROMU
12 Haziran seçimlerinden sonra ortaya çıkan, Tutuklu vekillerin tahliye taleplerinin reddedilmesiyle de zirve noktaya gelen kriz yönetiminde lider ve lider yöneticilerin “Krizi” nasıl yönettiklerini görmüş olduk.
CHP’nin almış olduğu “Meclise gitme, ancak yemin etmeme” Kararından sonra atılacak adımların belirlenmiş olması da çok şaşırtıcı bir durum? Burada CHP’nin süreç öncesinde almış olduğu kararla ilgili hazırlıksız olduğu? 2. Adımda nelerin yapılacağı? İstedikleri sonucu alabilmek için Nasıl bir teklif sunacağı ya da gelecek tekliflere karşı nasıl bir duruş sergileyeceği belli olmadığından partiden yapılan açıklamalarda da tutarsızlıklar oluşuyor.
Kamuoyuna verilen bilgilerin “CHP” çatısı altındaki bireyler tarafından farklı farklı sunulması da kişilerde kafa karışıklığı ve güvensizlik oluşturmaktadır.
ÇÖZÜM STRATEJİSİ
Bunu önlemek için; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile çalışma arkadaşlarının halkın beklentileri doğrultusunda milletten almış oldukları görevi yerine getirme, TBMM çatısı altında Milleti temsil etme ve şikayet edilen konulardaki değişimlerin gerçekleşmesi noktasında yeni “Stratejileri” uygulamaları gerektiği çok açıktır.
İŞTE BU TAKTİĞİ
Şu andaki uygulamaya çalıştıkları “ültimatom ve tehdit” uygulamasıyla uyumlu “İşte bu, İster kabul edin, İster etmeyin.” Taktiği çözüm yerine TIKANIKLIK oluşturur. Sonuç alma, çözüm üretme yerine tıkanıklık oluşturmak, Ne Demokrasiyle, Ne Özgürlükle bağdaşmaz.
ANA MUHALEFET
TAŞ DUVARLARINI YIKMALI
En güçlü Ana muhalefet partisi konumunda olan CHP’ye halkın verdiği görev tıkanıklık oluşturmak, taş duvarlar örmek midir? Ön koşullar ve şartları gündeme getirmek midir? Ön yargılı ve “Olmazsa Olmaz” davranış kalıplarını mı sergilemektir? Bir gün içerisinde Parti yöneticileri tarafından yapılan çelişkili ve çoğunlukla birbiriyle uyumsuz olan açıklamalarda bulunarak “Yeni imaj ve gençleşen” CHP’nin kazanmış olduğu sempati ve güven mi ortadan kaldırmaya çalışmaktır?
ÇÖZÜM ÜRETMEK VE SONUÇ ALMAK MI?
ARKADAŞINI SATMAK MI?
MHP’nin tutuklu milletvekilinin tahliye edilmemesine rağmen tam kadro meclise gelerek yemin etmesi ve TBMM Başkanlığına aday göstermesi CHP tarafından “Arkadaşını satmak” olarak eleştirildi.
ÇÖZÜM YERİ TBMM
Oysa ki MHP; arkadaşlarını satmayı değil çözüm üretmeyi seçerek TBMM çatısı altındaki görevinin kutsiyetini yerine getirdi.
CHP KAFA KARIŞIKLIĞI VE
KARARSIZLIKTAN HEMEN KURTULMALI
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve Yönetimi “odaklandıkları sorunla” ilgili bakış açılarını değiştirmek durumdadırlar. Ancak o zaman istedikleri sonuçları almalarını sağlayacak farklı bakış açılarına ve esnekliğe ulaşabilirler.
SORUN YERİNE ÇÖZÜM STRATEJİSİ
“İletişimin anlamı, sizin ne anlattığınız değil, karşıdakinin ne anladığıdır.” Bu çerçevede CHP’nin özellikle Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yönetimindeki organizasyon ve etkileşim sorununu çok acil çözmesi, yardımcılarının görev dağılımını gözden geçirmesi bir lüks değil gerekliliktir.
“Rekabet dediğimiz şey; genlerimizden gelen ve hayatta kalmamız için hareket etmemizi sağlayan dürtüdür.”
“Mustafa Kılınç”
CHP hiç zaman kaybetmeden;
Çözüm önerilerine ve yeni projelere başlamalı,
Konulara karşı sert, insanlara karşı yumuşak bir davranış kalıbı ile ilkeli müzakere sürecine girmeli.
Her zaman en iyi iki seçeneği hazır olmalı. Seçenek ve kararlar için parti içinde tam uyumlu ve Biz bilincinde hareket etmeli.
“Tek Seçenek Seçeneksizliktir.” İlkesini bilerek hareket etmeli ve en az iki seçenekle siyaset yapmayı seçmeli.
Sonuç alma noktasında esnek ve çözüm odaklı olmalıdır.
ELEŞTİRİ SİYASETİ YERİNE
EYLEM SİYASETİ
Sürekli suçlayan, eleştiren, önyargıyla bakan ve “işaret parmağını” sürekli gösteren liderler istedikleri hedeflere ulaşmakta zorlanırlar.
Beynimiz odaklandığımız şeyleri büyültüp belli zaman sonra da sizi ona programlar. Çözüm üretme, mevcut sorunların ortadan kaldırılmasında harekete geçmek liderliğin esasıdır.
Bilmenizi isterim ki;
“Liderlik başkalarına görünmeyeni görebilme vizyonuna sahip olabilmek demektir.”
“Mustafa Kılınç”
CHP’de “YENİ CHP” olarak fark yaratmak istiyorsa “Farkı yaratan Farkı” oluşturmak zorundadır.
“Dünyanın Güçlü Liderlere, Güçlü Liderlerinde Güçlü Lider Koçlara ihtiyacı vardır.”
“Mustafa Kılınç”
07/07/2011
Haber: Editör